HomeBlogSektörden HaberlerVeri İş Birliği Platformları Şirketlerin Yapay Zekâ Geliştirme Süreçlerine Nasıl Katkı Sağlıyor? 

Veri İş Birliği Platformları Şirketlerin Yapay Zekâ Geliştirme Süreçlerine Nasıl Katkı Sağlıyor? 

Yapay zekâ (YZ) teknolojileri, iş dünyasında köklü bir dönüşüm yaratmaya devam ediyor. Veri iş birliği platformları ise bu noktada önemli bir role sahip.

Özellikle büyük dil modelleri (Large Language Models – LLM’ler), karar verme süreçlerinden operasyonel verimliliğe, müşteri hizmetlerinden inovasyona kadar pek çok alanda şirketlere önemli avantajlar sunuyor.  

Ancak bu güçlü teknolojiler, “hazır al – kullan” şeklinde çalışmıyor.  Her şirketin verisi, hedefi ve sektörel dinamikleri farklı olduğundan LLM’lerin etkili bir şekilde kullanılabilmesi için özel olarak uyarlanması gerekiyor.  

Şirketler Neden Yapay Zekâyı Özelleştirmeli? Veri İş Birliği Platformları Şirketlerin Yapay Zekâ Geliştirme Süreçlerine Nasıl Katkı Sağlıyor_-Octapull

1. Genel Modellerin Sınırlı Olması 

Bugün birçok şirket, OpenAI’nin ChatGPT’si veya Google’ın Gemini’si gibi genel amaçlı yapay zekâ araçlarını deniyor.  

Ancak bu modeller, geniş bir bilgi havuzuna sahip olmalarına rağmen şirketlerin iç süreçlerine, sektörel jargonuna veya müşteri davranışlarına dair özgül bağlamları tam olarak anlayamıyor.  

Örneğin, bir finans danışmanlık firması ile bir sağlık teknolojileri şirketinin “risk analizi” kavramından anladığı şey birbirinden oldukça farklı olabilir. 

2. Kurumsal Veriyle Kişiselleştirilmiş Yapay Zekâ 

Bu noktada devreye fine-tuning yani modelin kurumsal verilerle eğitilerek özelleştirilmesi giriyor.  

Şirketler, kendi e-posta yazışmaları, raporları, müşteri destek kayıtları veya sektörel dokümanları gibi verileri kullanarak LLM’leri özelleştirebilir.  Böylece model, şirketin dilini, tarzını ve önceliklerini “öğrenir” ve daha etkili, isabetli yanıtlar üretmeye başlayabilir. 

3. BloombergGPT Örneği: Yapay Zekânın Sektörel Uzmanlaşması 

Bu stratejinin başarılı bir örneği olarak BloombergGPT öne çıkıyor. Bloomberg, finans sektörüne özel dev bir metin veri setiyle kendi dil modelini eğitti.  

Bu model, ekonomi, borsa ve finansal analiz konusunda genel amaçlı modellerden çok daha derinlemesine bilgi sunabiliyor. Sonuç? Yorumlama yeteneği yüksek, sektörel sorulara hızlı ve güvenilir yanıtlar verebilen bir yapay zekâ asistanı. 

Kısacası şirketler LLM’leri “kendi verileriyle” beslediklerinde bu sistemleri pasif bir araçtan çıkarıp aktif bir stratejik ortak hâline getirebilir.  

Özelleştirilmiş yapay zekâ çözümleri; hem müşteri memnuniyetini artırır, hem çalışan verimliliğini yükseltir, hem de karar alma süreçlerinde rekabet avantajı sağlar. 

Fine-Tuning Yapmanın Önündeki Üç Büyük Engel 

Şirketler yapay zekâyı özelleştirerek daha isabetli ve bağlama duyarlı çıktılar almayı hedeflerken bu sürecin önünde bazı ciddi engeller de yer alıyor.  

Özellikle kurumsal düzeyde yapay zekâ uygulamaları geliştirmek isteyenler için aşağıdaki üç faktör kritik önem taşıyor: 

1. Kaliteli ve Yeterli Veri Eksikliği 

Bir yapay zekâ modelinin başarısı, sahip olduğu veri kadar güçlüdür. Ancak birçok şirket, özellikle niş sektörlerde faaliyet gösterenler, yeterli, temiz ve çeşitli veri bulmakta zorlanıyor. 

  • Veri Yetersizliği: Küçük veya yeni kurulan şirketlerde geçmişe yönelik yeterli veri olmayabilir. 
  • Veri Dağınıklığı: Veriler farklı formatlarda, farklı sistemlerde dağılmış halde olabilir. 
  • Veri Kalitesi: Sadece veri miktarı değil, içeriğin dilsel doğruluğu, tutarlılığı ve çeşitliliği de model eğitimi için kritiktir. 

Yetersiz veya kalitesiz veriyle yapılan bir fine-tuning süreci, modelin hatalı, eksik veya bağlam dışı yanıtlar üretmesine neden olabilir. 

2. Temsil ve Önyargı Problemleri 

Yapay zekâ modelleri, beslendikleri veriler kadar kapsayıcıdır. Genel LLM’ler çoğu zaman toplumun baskın gruplarına dair içeriklerle eğitildiğinden, azınlıkları ya da marjinal grupları yeterince yansıtmaz. 

  • Yetersiz Temsil: Kadınlar, farklı etnik kökenler, LGBTQ+ bireyler veya engelli topluluklar gibi gruplar genellikle yeterince temsil edilmez. 
  • Kültürel Duyarsızlık: Yerel bağlamı tanımayan model, kullanıcılara hatalı, hatta kırıcı yanıtlar verebilir. 
  • Hatalı Varsayım ve Önyargılar: Dil modelleri, verideki önyargıyı kopyalayabilir. 

Özelleştirme sürecinde bu riskleri fark etmek ve temsiliyeti artırmak, sadece etik açıdan değil kullanıcı deneyimi açısından da oldukça önemlidir. 

3. Gizlilik ve Yasal Uyum Riskleri 

Fine-tuning süreci genellikle şirketin özel verilerini yapay zekâ modeline öğretmeyi gerektirir. Ancak bu durum, veri güvenliği ve yasal uyum konusunda ciddi sorumluluklar doğurur. 

  • Kişisel Veri Riski: GDPR (Avrupa), KVKK (Türkiye) gibi düzenlemeler, kullanıcıların açık rızası olmadan verilerinin işlenmesini yasaklar. 
  • Veri Anonimleştirme İhtiyacı: Eğitim verisinin kişisel bilgilerden arındırılması gerekir. 
  • Şeffaflık ve Denetlenebilirlik: Modelin nasıl eğitildiği ve hangi verilerin kullanıldığı net bir şekilde belgelenmeli. 

Bu nedenle, fine-tuning süreci sadece teknik bir mesele değil aynı zamanda hukuki ve etik bir meseledir. Doğru altyapılar, denetim mekanizmaları ve açık politikalarla desteklenmelidir. 

Çözüm: Veri İş Birliği Platformları Veri İş Birliği Platformları Şirketlerin Yapay Zekâ Geliştirme Süreçlerine Nasıl Katkı Sağlıyor_-Octapull (2)

Fine-tuning sürecinde karşılaşılan veri eksikliği, temsiliyet sorunları ve yasal kısıtlar, bireysel şirketlerin kendi başına aşmakta zorlanabileceği engellerdir.  

Bu noktada çözüm, şirketlerin kontrollü ve güvenli veri paylaşımı yapmalarını sağlayan veri iş birliği platformları olabilir. 

Veri İş Birliği Platformlarının Genel İşleyişi 

Veri iş birliği platformları, şirketlerin kendi verilerini doğrudan paylaşmadan yapay zekâ modellerinin eğitilmesine olanak tanır. Bu yaklaşım şu prensiplere dayanır: 

  • Veriyi modele değil, modeli veriye gönder: Ham veri, merkezi bir havuza aktarılmaz; bunun yerine model, farklı veri kaynaklarına “ziyaretçi” olarak gider. 
  • Kaynakta kalma ilkesi: Veriler şirket içinde kalır, sadece işlenmiş, anonimleştirilmiş bilgiler modele katkı sağlar. 
  • Yasal ve etik uyum: Bu yöntem, GDPR ve benzeri düzenlemelere uygunluk açısından da avantaj sunar. 

Bu prensipler sayesinde kurumlar veri iş birliği platformları aracılığıyla hem rekabet avantajlarını hem de veri mahremiyetini koruyarak iş birliği yapabilir. 

Öne Çıkan Veri İş Birliği Platformları 

Sherpa.ai

Özellikle sağlık ve finans gibi hassas sektörlerde faaliyet gösteren kurumlar için geliştirilmiş bir veri iş birliği platformdur. Verilerin yerinde kalmasını sağlayarak güvenli yapay zekâ eğitimi sunar. 

    TripleBlind

    Veri iş birliği platformu TripleBlind, şirketler arası veri paylaşımını mümkün kılar, ancak verinin kendisi hiçbir zaman açığa çıkmaz. “Veri körlüğü” prensibiyle çalışır; finansal kuruluşlar ve hastaneler tarafından tercih edilmektedir. 

      Gaia-X 

      Avrupa Birliği destekli, federatif bir veri iş birliği altyapısıdır. Özellikle otomotiv sektörü gibi veri güvenliğinin kritik olduğu alanlarda kullanımda. Amaç, Avrupa içinde veri egemenliğini koruyarak iş birliği sağlamak. 

        Transformers (MIT) 

        MIT’nin geliştirdiği veri iş birliği platformu Transformers, açık kaynaklı ve topluluk odaklı yapısıyla dikkat çeker. Eğitimde bağlama duyarlılığına ve kullanıcı temsiliyetine önem verir. Geliştiricilere güvenli ve şeffaf özelleştirme seçenekleri sunar. 

          Dawex 

          Farklı sektörleri (örneğin spor kulüpleri ile sağlık kuruluşları) güvenli şekilde buluşturan bir veri iş birliği ve alışveriş platformudur. Veri sahipliği korunurken, yeni işbirlikleri ve içgörüler ortaya çıkabilir. 

            Bu platformlar, şirketlere hem özelleştirilmiş yapay zekâ geliştirme imkânı hem de yasal sınırların ötesine geçmeden inovasyon yapma olanağı tanıyor.  

            Özellikle niş alanlarda faaliyet gösteren kurumlar için bu tür çözümler, stratejik bir dönüşüm kapısı olabilir. 

            Şirketler İçin Stratejik Öneriler 

            Yapay zekâ çözümlerinden maksimum fayda sağlamak isteyen şirketler için teknoloji kadar önemli olan şey: stratejidir.  

            Özellikle özelleştirme, veri iş birliği ve yönetimi gibi konularda net bir yön belirlemek, uzun vadeli başarı için kritik. 

            1. Genel YZ Modellerinin Sınırlamalarını Kabul Edin 

            Her şirketin veri yapısı, dili, terminolojisi ve iş süreçleri farklıdır.  

            Bu nedenle, dışarıdan alınan genel amaçlı modeller, bu farklılıkları göz önünde bulundurmadan yetersiz veya hatalı sonuçlar üretebilir. 

            • Neden önemli?Örneğin bir hukuk firmasının ihtiyacı ile bir e-ticaret platformunun beklentisi aynı değildir. Bu farkı gözetmeyen modeller, verimliliği düşürebilir. 
            • Ne yapılmalı?  Şirket içi bağlama özel olarak fine-tuning yapılmış modeller kullanılmalı. Bu sayede karar destek sistemlerinden müşteri hizmetlerine kadar birçok alanda doğruluk ve etkililik artar. 

            2. Veri Kalitesi ve Çeşitliliğine Öncelik Verin 

            Yapay zekânın başarısı, eğitildiği verinin kalitesine bağlıdır. Ancak sadece miktar değil, veri çeşitliliği de büyük önem taşır. 

            • Neden önemli? Homojen veriyle eğitilen modeller, azınlık grupları ya da farklı kullanıcı profillerine karşı duyarsız olabilir. 
            • Ne yapılmalı? Veri iş birliklerine açık olun. Sektörünüzdeki diğer aktörlerle güvenli veri paylaşımı yaparak temsiliyeti yüksek veri havuzları oluşturun. 
            • Kapsayıcı çözümlere yönelin. MIT’nin Transformers projesi gibi girişimlerle adil, duyarlı ve bağlama uygun YZ çözümleri üretmeye katkı sağlayın. 

            3. İş Birliğini Sadece Müşterilerle Değil Rakiplerle De Düşünün 

            Geleneksel yaklaşımda rakiplerle veri iş birliği ve veri paylaşımı “risk” olarak görülür. Ancak modern yapay zekâ dünyasında doğru kurgulanmış iş birlikleri, sektörün tamamına fayda sağlayabilir. 

            • Neden önemli? Siber güvenlikten müşteri hizmetlerine kadar pek çok sorun, şirketlerin ortak sıkıntılarıdır. Bu sorunlara birlikte çözümler geliştirmek, hem maliyeti düşürür hem inovasyonu hızlandırır. 
            • Ne yapılmalı? Ortak platformlara katılarak rakiplerle bile iş birliği fırsatlarını değerlendirin. Özellikle standartların belirlenmesi, etik kuralların oluşması ve yasal uyumun sağlanması açısından sektör genelinde koordinasyon önemlidir. 

            Bu stratejik öneriler, sadece teknik başarıya değil, etik ve sürdürülebilir bir yapay zekâ kullanımına da zemin hazırlar.  

            Her şirketin kendi dinamiklerini koruyarak daha akıllı ve kapsayıcı sistemler kurması, uzun vadeli rekabet avantajı için kaçınılmazdır. 

            Sonuç 

            Sonuç olarak yapay zekânın şirketlere gerçek katma değer sağlaması için özelleştirme kaçınılmaz hale gelmiştir.  

            Genel modellerin sınırlamaları, veri kalitesinin önemi ve yasal riskler göz önüne alındığında, şirketlerin stratejik adımlar atması büyük bir gerekliliktir.  

            Fine-tuning süreciyle birlikte güvenli veri iş iş birliği dengesi kurmak, hem daha etkili sonuçlar elde etmeyi sağlar hem de etik ve yasal sorumlulukları yerine getirmeye yardımcı olur.  

            Kapsayıcı, duyarlı ve bağlama uygun yapay zekâ çözümleri geliştirmek isteyen şirketler için en doğru yol, teknolojiyle birlikte düşünce biçimlerini de dönüştürmektir. 

            Kaynakça: 

            Martínez, J. P., & Gassnola, M. (2024, January). How data collaboration platforms can help companies build better AI. Harvard Business Review. https://hbr.org/2024/01/how-data-collaboration-platforms-can-help-companies-build-better-ai