Çalışanların 3’te 2’si Evden Çalışmak İstiyor

Deloitte danışmanlık şirketinin yaptığı bir araştırmaya göre, her üç çalışandan ikisi en azından ev ve iş arasında bölünmüş bir hibrit çalışma modeli istiyor.

Bu durum, pandemi ile birlikte hayatımıza giren evden çalışma sisteminin çalışanlar arasında yaygın olarak kabul gördüğünü gösteriyor.

Çalışanların hibrit çalışma modeline uyum sağladıkları ve bu modelin iş-özel yaşam dengesine katkı sağladığı gözlemleniyor. Hatta, çalışanların büyük bir kısmı maaşlarında bir miktar düşüş olsa bile bu çalışma düzenini sürdürmek istediklerini belirtiyor.

Hibrit Çalışma Modeline Yönelik Değişen Tutumlar

Pandemi öncesinde hibrit çalışma modeline olan ilgi oldukça düşüktü; araştırmalar, çalışanların yalnızca %19’unun bu modeli desteklediğini ortaya koyuyordu.

Ancak, pandeminin zirve yaptığı dönemde bu oran %43’e kadar yükseldi.

Pandemi sonrası ise hibrit çalışma modeline olan ilginin bir miktar düştüğü ve %35 seviyesine gerilediği gözlemlendi. Buna rağmen, hibrit çalışma, günümüzde çalışanlar arasında hâlâ güçlü bir talep görüyor ve birçok kişi bu modeli sürdürmeyi istiyor.

Çalışanların Hibrit Modeli Tercih Etmesinin Sebepleri

Çalışanların yalnızca %30’u ofiste çalışmayı arzu ederken, geri kalan %70’i hibrit veya tamamen evden çalışma modelini tercih ediyor.

Bu çalışanların bazıları, video konferans teknolojilerinin yardımıyla haftanın beş günü evde çalışmak isterken, diğer bir kısmı ev ve ofis arasında denge sağlamak için hibrit modeli daha uygun buluyor.

Hibrit modeli destekleyenlerin %20’si tamamen evden çalışmayı seçerken, %22’si ev ve ofis arasında geçiş yapmayı tercih ediyor. Kararsız kalan çalışanlar ise çeşitli endişelere sahip.

Birçok çalışan hibrit çalışma modeline geçme konusunda heyecan duysa da, bu modelin uygulanabilirliği ve sürdürülebilirliği hakkında çeşitli endişeleri de bulunuyor.

Örneğin, çalışanların bazıları, patronlarının hibrit çalışmaya nasıl baktığını veya iş yerinde bu modelin desteklenip desteklenmediğini merak ediyor.

Patronların çalışma ortamlarına ilişkin tercihleri, çalışanların kendi tercihlerine yön veren önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor.

Ayrıca, iş yerindeki otorite ve yönetim yapısının hibrit model üzerindeki etkisi de merak konusu oluyor; patronların bu modeli ne kadar destekleyebileceği veya uygulama konusundaki yetkilerinin sınırları çalışanlar için belirsiz kalabiliyor.

Bir başka önemli endişe de yasal düzenlemelerin hibrit çalışma lehine olup olmadığıdır. Çalışanlar, iş yasalarının hibrit çalışma modelini yeterince kapsayıp kapsamadığını ve bu modelin devamlılığına ilişkin yasal güvence sağlayıp sağlamadığını sorguluyor.

Hibrit çalışma, çoğu ülkede henüz yeni bir model olduğundan, bazı çalışanlar bu konuda belirsizlik yaşıyor. Özellikle uzun vadede evden çalışmanın hukuki dayanakları konusunda netlik olmaması, çalışanların bu modeli benimsemesini zorlaştırabiliyor.

Ev ortamında çocuklarla birlikte çalışmanın getirdiği zorluklar da çalışanların aklında önemli bir soru işareti olarak yer alıyor. Evden çalışma, özellikle küçük çocukları olan çalışanlar için hem avantajlı hem de stresli olabiliyor.

Çocuklar okulda değilken veya ekstra bakıma ihtiyaç duyduklarında, çalışanlar için dikkat dağıtıcı bir unsur haline gelebiliyor. Buna karşın, bazı çalışanlar ev ortamında çocuklarıyla vakit geçirebilmenin zihinsel sağlıkları üzerinde olumlu bir etki yaratabileceğini düşünüyor.

Çalışanlar, çocuklarla ilgilenmenin zaman zaman iş performansını olumsuz etkileyebilse de iş-yaşam dengesini sağlamaya yardımcı olabileceğini umuyor.

Hibrit Çalışmanın Önündeki Teknik EngellerÇalışanların 3'te 2'si Evden Çalışmak İstiyor-Blog İçi Görsel .png

Evden çalışma modelini benimsemek isteyen birçok çalışan, bazı teknik engellerle de karşılaşıyor.

Bu engeller arasında ağ bağlantısındaki yetersizlikler, ev ofis kurulumları ve iş için gerekli teknoloji eksiklikleri sayılabilir.

Deloitte’in araştırmasına göre, çalışanların %71’i bu tür teknik sorunların hibrit çalışmanın önünde büyük bir engel oluşturduğunu belirtiyor. Bu sorunlar sadece çalışanları değil, aynı zamanda işverenleri de etkiliyor.

İşverenlerin üretkenlik ve maliyet kontrolünü sağlamak için bu sorunları çözmesi gerekiyor. Zira, teknik aksaklıklar hem çalışan motivasyonunu düşürmekte hem de iş verimliliğini olumsuz etkilemektedir.

Evden Çalışma: Çalışanlar Üzerindeki Etkileri

Deloitte araştırmasından elde edilen veriler, evden çalışma ile birlikte çalışanların karşılaştığı bazı zorlukları ortaya koyuyor:

  • %25’i evde çalışırken dikkatlerinin dağıldığını kabul ediyor.
  • %22’si çalışma saatlerinin belirsiz olduğunu ifade ediyor.
  • %17’si evden çalışmanın daha fazla yemek yemelerine neden olduğunu belirtiyor.
  • %15’i konsantrasyon sorunları yaşadığını söylüyor.
  • %14’ü uzaktan çalışma modelinde yalnız hissettiğini ve diğer çalışanlarla etkileşim eksikliği yaşadığını dile getiriyor.

Bu zorlukların, iş-yaşam dengesini olumsuz yönde etkileyebileceği ve uzun vadede çalışanların motivasyonunu düşürebileceği düşünülüyor. Bununla birlikte, evden çalışma modelinin avantajlarının yanı sıra bazı dezavantajlarının da dikkate alınması gerektiği ortada.

Hibrit Modelin İş Verimliliği Üzerindeki Etkisi

Araştırmalar bahsedilen dezavantajlar minimize edildiğinde, hibrit çalışma modelini benimseyen işletmelerin %22’sinde daha yüksek verimlilik gözlemlendiğini gösteriyor.

Ayrıca, bu işletmelerin %28’inde çalışanların daha fazla inovasyon önerisi sunduğu belirtiliyor. İşletmeler, çalışanlarına daha esnek bir çalışma ortamı sunduklarında, çalışanların daha motive oldukları ve bu durumun iş sonuçlarına olumlu yansıdığı anlaşılıyor.

Hibrit model, özellikle yaratıcılık ve problem çözme gibi alanlarda çalışanlara daha fazla özgürlük tanıyabilir ve bu durum yenilikçi fikirlerin ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.

Hibrit Çalışma Modelinin Ekonomiye Katkısı

Ekonomist Ewan Hannan, hibrit çalışma modeline geçişin ekonomiye 18 milyar dolar katkı sağlayabileceğini öne sürüyor.

Hibrit modelin, önümüzdeki on yılda 42.000’den fazla tam zamanlı iş yaratma potansiyeline sahip olduğunu ifade ediyor.

Bu durum, hibrit çalışma modelinin sadece çalışanlar için değil, aynı zamanda ekonomi için de önemli fırsatlar sunduğunu gösteriyor. Özellikle küçük işletmeler için maliyet tasarrufu sağlaması ve esneklik sunması, bu işletmelerin daha rekabetçi olmalarına katkı sağlayabilir.

İşletmelerin Hibrit Çalışma Modeline Uyum Sağlama SüreciÇalışanların 3'te 2'si Evden Çalışmak İstiyor-Blog İçi Görsel 2.png

Büyük işletmeler, pandemi döneminde uzaktan çalışma süreçlerini başarılı bir şekilde yönettikleri için bu modelin avantajlarından en fazla faydalanan grup olmuştur. Ancak, KOBİ’ler için aynı durum söz konusu değildir.

Küçük ve orta ölçekli işletmeler, bu süreçte personel eksikliğinden dolayı iş süreçlerini sürdürmekte daha fazla zorluk çekmişlerdir. Hibrit çalışma modeline geçiş, özellikle KOBİ’ler için çeşitli zorlukları beraberinde getiriyor.

Yeterli teknolojik altyapıya sahip olmayan işletmeler, bu modeli benimserken daha fazla maliyetle karşılaşabilir.

Ekonomik Kriz Dönemlerinde Hibrit Çalışmanın Rolü

Ekonomik kriz ve durgunluk dönemlerinde hibrit çalışmanın nasıl bir etki yaratacağı da merak konusu. Evden çalışmanın maliyetleri azaltma potansiyeli, bu gibi dönemlerde işverenler için bir avantaj olarak öne çıkıyor.

İşverenler, maliyetlerini düşürmek adına hibrit veya uzaktan çalışma modelini tercih edebilir. Aynı zamanda, küresel ölçekte iş gücü arayışı, işletmelere daha ekonomik çözümler sunarak maliyetleri düşürme imkanı yaratır.

Evden Çalışma ve Çalışan Bağlılığı Üzerindeki Etkileri

Evden çalışma modelinde sosyal etkileşimin azalması, çalışanların işyerine olan bağlılıklarını etkileyebilir.

Çalışanların iş arkadaşlarıyla daha az etkileşimde bulunması, işten ayrılma kararlarını daha kolay almalarına sebep olabilir. Araştırmalar, ofisten çalışan kişilerin, iş arkadaşları ve işyeri ile daha güçlü bir bağ kurduğunu göstermektedir.

Bu bağlamda, hibrit çalışma modeli uygulayan işletmelerin, çalışanlarının bağlılıklarını artırmak için düzenli olarak yüz yüze buluşmalar ya da video konferans toplantıları organize etmesi önerilmektedir.

Evden Çalışma Modelinde İşveren Açısından Fırsatlar

Hibrit veya tamamen evden çalışma modeli, işverenlere de önemli fırsatlar sunar. İşverenler, kendi ülkelerindeki çalışanlar yerine, farklı coğrafi bölgelerden daha düşük maliyetli iş gücü ile çalışma imkanı bulabilir.

Bu durum, işletmelerin maliyetlerini azaltırken küresel ölçekte bir iş gücü ağı oluşturmalarına da olanak tanır. Özellikle teknoloji sektöründe faaliyet gösteren işletmeler, hibrit çalışma modeli sayesinde dünya genelinde yetenekli çalışanlara ulaşabilmektedir.

Hibrit Çalışma Modelinin Geleceği

Hibrit çalışma modelinin gelecekte daha da yaygınlaşması beklenmektedir. Çalışanların esneklik ihtiyacı, iş-yaşam dengesini koruma isteği ve işverenlerin maliyet avantajlarından yararlanma amacı, hibrit çalışma modelinin önemini artırmaktadır.

Gelecekte, hibrit ve uzaktan çalışma modellerinin, sadece belirli sektörlerde değil, geniş bir yelpazede benimsenmesi beklenmektedir.

Hibrit Çalışmada Dijital Araçların Rolü ve Verimlilik Artışı

Evden çalışma ve hibrit çalışma modelleri, pandemiden sonra iş dünyasında kalıcı bir yer edindi ve her iki taraf için de önemli avantajlar sunuyor. Çalışanlar için iş-yaşam dengesi sağlarken, işverenlere operasyonel maliyetlerde tasarruf imkanı tanıyor.

Ancak bu avantajlardan tam anlamıyla faydalanabilmek için dijital araçların doğru seçimi ve etkin kullanımı büyük önem taşıyor.

Hibrit çalışmada başarılı olabilmek adına, verimli iletişim ve iş birliği araçlarının kullanılması gerekiyor. Bu noktada, OCTAPULL’un sunduğu dijital çözümler, özellikle OctaMeet uygulaması ile ön plana çıkıyor.

 OctaMeet, çalışanların ve ekiplerin verimli bir çalışma düzeni oluşturmalarına yardımcı olan gelişmiş özelliklere sahip bir dijital toplantı ve iş birliği platformu sunuyor.

Hem video konferans hem de iş birliği özelliklerini bir arada sunan bu uygulama, hibrit çalışma modeli için optimize edilmiş araçları sayesinde evden çalışan ekiplerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.

OctaMeet’in sunduğu avantajlar arasında HD video kalitesi, birden fazla video akışını aynı anda izleyebilme, özel toplantı odaları, takvim entegrasyonları, dosya ve ekran paylaşımı, beyaz tahta özellikleri ve toplantı sırasında anlık mesajlaşma gibi imkanlar bulunuyor.

Bu özellikler sayesinde ekipler arasındaki iletişim kesintisiz hale gelirken, toplantılar daha verimli geçiyor. Özellikle hibrit çalışmanın zorluklarından biri olan kopukluk ve iletişim eksikliği, OctaMeet ile aşılabiliyor.

Siz de ekiplerinizin ihtiyaçlarına en uygun çözümleri OCTAPULL ile keşfedebilirsiniz. Ayrıca, web sitesine göz atarak OctaMeet hakkında detaylı bilgi edinebilir ve demo toplantısı talep ederek uygulamanın nasıl işlediğini ilk elden görebilirsiniz.

Şimdi deneyin!

Hibrit ve evden çalışma modeli için doğru dijital çözümler arıyorsanız bugün 30 günlük ücretsiz deneme sürümünü başlatın ya da bir demo toplantısı talep ederek daha fazla bilgi edinin!